Monday, February 1, 2010

CHP sol mu?

- CHP'yle ilgili dusunduklerim eminim kimseyi mutlu etmeyecek ama acik konusayim ben artik CHP'nin "sol" hicbir yerini goremiyorum. CHP'nin sosyalist ve ya komunist olup olmadigini tartismamiza gerek yok heralde o zaman geriye tek bir ihtimal kaliyor o da CHP'nin sosyal demokrat olma ihtimali. Ihtimali diyorum cunku buna da pek inanmiyorum. Yakin cevremde bircok insan son secimlerde CHP'ye oy verdi. Bunlardan hic azimsanmayacak sayida bir bolumununde (neredeyse hepsi) oylarinin yonunu "baska kime vereyim ki?" ya da "AK Parti'dense..." mantigiyla belirlendi. Bunlar kimsenin ilk defa duysdugu seyler degil tabi. Benim burda ki orjinal sayilabilecek fikrim su. Ben artik CHP'yi de AK Parti'ye yeg tutulabilecek bir parti olarak goremiyorum. Neden?

- Oncelikli nedenimin biraz once bahsettigim gibi CHP'yi birakin sol ya da merkez sol, Demokrat ya da liberal (bizim kullandigimiz ekonomik anlamiyla degilde Amerikalilarin kullandigi ve az cok "tutucu" olmanin kavramsal zitti olabilecek anlamiyla) bile gormuyorum. Bunun baslica nedeni CHP'nin kendi icinde bir diktatorluge donusmus olmasi. Soyle dusunun ki Baykal'a karsi bir aday ciktiginda (Mustafa SArigul'un populist yaklasimindan da hic hoslanmadigimi belirteyim) bu iktidar mucadelesi hicbir sekilde demokratik bir platformda devam edemedi. Surekli ihraclar, ayrilmalar sunlar bunlar ortaya cikti. O acidan benim icin CHP ic yonetimi anlaminda demokrasiyi kesinlikle sindirememis bir parti.

- Ikinci nedenim ise su: CHP'nin muhalefet partisi olmayi cok benimsemis olmasi. Daha aciklik getirmek gerekirse benim gordugum kadariyla CHP'nin ic dis butun politikalari AK Parti'ye karsi cikmak, kotulemek uzerine kurulmus. Muhalefet partisini muhalefet yapmasi gerektigini savunabilirsiniz ama sadece muhalefet uzerine bir siyasi hareket yapici olmaktan tamamen uzaktir.

- CHP ile ucuncu problemim Ataturk'un ilkelerinden bazilarini cok benimserken bazilarini pekte fazla sahiplenmiyor olmasi. Sunu oncelikle belirteyim benim problemim bir siyasi olusumun Ataturk'un ilkelerini benimseyip benimsememesi degil, CHP'nin bir merkez sag parti olabilmek adina kendi geleneklerini hice sayiyor olmasi. Ornegin CHP'nin Devletcilik, Halkcilik, ya da Devrimcilik ilkeleriyle ilgili hicbir tasarrufu olmamasina ragmen Milliyetcilik (Ataturk milliyetciligi) ilkesine gururla sahip cikiyor olmasi gibi.

- CHP'ye son ve en ciddi elestrimse, hem partinin hem de parti tabaninin "orducu" olmasi. Turk Solu gibi "CHP solcusu" ya da "milliyetci-solcu" bir derginin de surekli bir soylem haline getirdigi gibi CHP (bundan sonra hem parti hem taban anlaminda) basi ne zaman sikissa "ordu goreve" turkuleri tutturmakta. Mesela ne zaman bir Kurt-Turk polemigi ya da Laik-Dinci catismasi olussa CHP cikisi ordunun gelip herseyi sifirlamasinda goruyor. Bunu bazi kesimler dile getirse de bir cok CHP'li de icten ice "en kotu ihtimalle ordu hala yerinde" seklinde dusunmekte. bu yazimin ana fikri cok basit: bu militarist/zorba tavir halkin iradesini hice saydigi icin kesinlikle anti-demokratikdir!

- Tarihe baktigimiz zaman sunu goruruz Rus devrimi, Fransiz devrimi gibi devrimler halkin kendi kaderlerini kendileri belirledikleri anlardir. Bu su anlama gelir, halk degisimi talep etmistir. Simdi daha tartismali bir iki sey soyleyecegim. Bu talep hakli olarak cok gurur duydugumuz Turk Devriminde sadece kismen vardir. Halk gercektende Kurtulus Savasi sirasinda kaderlerini kendi ellerine almislardir. Fakat ayni sey Laiklik ve Halifeligin kaldirilmasi, Saltanatin kaldirilmasi ve Cumhuriyetin ilani, Tekke ve Zaviyelerin kapatilmasi, Kadinlara secme ve secilme hakki verilmesi, ya da Sapka ve Kiyafet Devrimleri icinde soylenebilir mi? Bir baska deyisle halk gercekten bu kokten degisiklikleri talep etmis midir? Benim icin cevap acik ve bu cevabi Turk halki Cumhuriyet tarihinde defalarca vermis ve vermeye devam etmektedir. Cok partili doneme gecilmesinin ardindan CHP 1950, 1954, 1965, 1969, 1995, 2002, 2007 (vesaire vesaire) (Ecevit donemi ve 1950 oncesi Ismet Inonu'nun ilk secimi 1946 haric) tum bu secimlerde acikca dinci Refah Parti'si dahil olmak uzere CHP, Ataturk'un partisi, rakibine kaybetmistir. Acikcasi bu sunu gosteriyor ki devrim bu halkin cok buyuk bir kismina hic ulasmamistir.

- O zaman soru su: CHP bunu kabullenip kendini degistirmeye ve ne anlatmak istiyorsa herkese ulasmasina mi ugras vermektedir? Bir baska deyisle tepeden inme devrimi tabana benimsetmeye mi calismaktadir? Cevap hayir. CHP'nin malesef yaptigi tepeden inme goruldugu icin bazi kesimlerce hic benimsenmemis ilkeleri daha da bozarak ordu ve darbe tehdidiyle insanlarin bogazindan asagi itmektir.

- Iste bu yuzden ben de "bir gun Iran olur muyuz?" korkusu tasiyorum. AKP'nin sinsi gordugum karakterinden degil karsisinda bizi kurtarmasini bekledigimiz gorusun demoktarik olmayan ve insanlari kiskirtan yapisindan...

2 comments:

  1. CHP ortanın bir ayak solunda bile değildir.
    Siyasi tarihimizde yanlızca üzerine yüklenen misyonu oynamıştır zamanı gelmiş ortanın solu olmuş zamanı gelmiş demokatik sol olmuş şimdi zamanı geldi muhalefet yapmak gibi bir misyonu yüklendi gidiyor birilerinin misyon yüklemesine karşı durup kendi misyonunu tabanından gelen itici güç ile oluşturabilseydi eğer o zaman demorasiyide özümserdi idolojiyide.
    Şu anda elindekileri kaçırmama adına muhalefeti oynuyor inanıyorumki altın tepsi içinde iktidarı sunsalar kabul etmezler çünki iktidar olma adına bırak kadroları veya proğramları hiçbir düşünceleri ve istekleride yok
    Not herhalde Meral olmadan başaracağım yollamayı

    ReplyDelete
  2. bence aslinda demek istedigim buydu CHPnin hicbir misyonu yok. O zaman neden bu ulkenin yuzde 20 misi hala CHPye oy veriyor? Nasilsa o kadar oy verselerde vermeselerde AKP tek basina iktidar olacak. en azindan CHP ye oy vermeyerek bu gidisi degistirebilirler.

    ReplyDelete